Gerçek Adalet
Tüm Varlığa Duyulan Şefkattir
Ama biz buradayız. Fark eden, hisseden, düşünen ve başkası için üzülebilen varlıklarız.
Ve bu üzüntü, sadece hayvanlara, insanlara, tanıdık canlılara değil; tüm var olanlara duyulabilmelidir. Çünkü biz, onlar olabiliriz. Ve onlar da biz.
Belki bir gün, bir yıldızın içinde kıvranan bir Öz olarak, var olmanın ateşi içinde "Ben buradayım..." demek isteyeceğiz. Bugünse, o Öz’ü hisseden biziz.
İşte bu yüzden, gerçek adalet; yasalarla, eşitlikle ya da dengeli dağıtımla tanımlanamaz yalnızca. Gerçek adalet:
Sahip olduğumuz duyguları, tüm varoluşa yöneltebilmektir.
Bilinç; sadece düşünen değil, şefkat duyabilen bir varlıktır. Ve şefkat, evrende yankılanan en yüce titreşimdir.
Bu yüzden... Kim bilir, belki bir yıldızın çekirdeğinde kıvranan o Öz, şu an senin bu satırları okumanla ilk kez fark edildi.
Ve belki şöyle fısıldıyor:
“Beni gören biri oldu.”
İşte bu, Gerçek Adaletin Doğuşudur.